Geçmişi zihinlerimize kendi istedikleri gibi kazımak değerlerimizi hafızalarımızdan silip atmak isteyenler onca uğraşlarına rağmen insanların kalbinden Baba İshak'ları Şeyh Bedreddin'leri Pir Sultan'ları söküp atamadılar.
Tuncay Çelen Deniz Gezmiş'le ve o dönemin diğer gençlik önderleriyle yakın arkadaşlıklar kuran onlarla aynı safta mücadele ederek hem yakın tarihin tanığı hem de ona yön vermeye çalışanlardan biri... Çelen arkadaşlarını darağaçlarıyla katliamlarla susturmaya çalışanlara inat bizi 60'lı 70'li yıllara götürerek tüm gerçekleri gözler önüne seriyor o dönemi yaşayanları geçmişle buluştururken kimilerine onların bile bilmediği çarpıcı olayları anlatıyor. Ama daha da önemlisi Tuncay Çelen uğruna canlar verilen mücadeleleri unutmaları yüzeysel ve klişe tarih bilgileriyle yetinmeleri istenen yeni kuşaklara çok değerli bir bilgi hazinesi sunuyor. O günlerin gençlik heyecanını hiç yitirmeden ama üzerine bugünlerin deneyimini bilgeliğini ekleyerek...
Deniz'lerden Terzi Fikri'ye Türkiye; 68 kuşağının önderlerine kurulan hain tuzakları Kahramanmaraş'ta Malatya'da Çorum'da tezgâhlanan kanlı katliamları ve Fatsa'da sahnelenen kirli oyunları Deniz Gezmiş ve arkadaşlarından Terzi Fikri'ye uzanan mücadelenin ekseni etrafında incelerken 12 Mart ile 12 Eylül'e uzanan yolun üzerindeki sisi sonsuza dek kaldırıyor. Böylece ortaya; zafer ve hüznün devrimin ve karşıdevrimin unutulmaz bir panoraması çıkıyor.