Su gibi akıp geçen günler; acıları kavgaları direnmeleri; arkadaşlığın ve dostluğun yaşamamızda önemli yeri olan anıları da birlikte sürükleyip götürüyor. Yeri geldiğinde geride kalan yılları anımsarken; acıları sevinçleri kavgaları dostlukarı dile getirirken kuşkuya düştüğümüz anlar da olmuştur. Çünkü belleğimize ne kadar güvenirsek güvenelim yanılgılara düşebiliyoruz. Peki yanılgıya düşmemenin geçmişi doğru anımsamanın yolu yok mudur? Vardır ve bu yol "günlük" tutmaktan geçer.
"Bir Şafaktan Bir Şafağa" Ruşen Hakkı'nın günü gününe tuttuğu günlüklerden oluşuyor.