Çok etnili siyasal ve toplumsal yapılar olan imparatorluklar milliyetlerin uluslaşması sonucunda çözülürken ulus devletler doğdu ama iki ya da daha fazla ulusu barındıran ülkelerin yapısına uygun düşecek şekilde çok uluslu devletler de oluştu. Bugün aradan bir asır geçtikten sonra Avrupa'da Britanya Rusya İspanya Belçika İsviçre gibi devletler böyle yapılardır. Osmanlı İmparatorluğu çözülürken merkezdeki Türk uluslaşmasının yöneticileri çoğulcu devleti reddettiler tekli devleti tek ulus tek kültür tek dil tek din tek mezhep üzerinde oluşturmak istediler. Devleti topluma uygun kılmalan gerekirken tersini yaptılar tekil devlete uygun bir monolitik toplum yaratmayı öngördüler; etnisiteyi ve kültürü tekleştirme politikası güttüler. 1910 başlarında Rum tehciriyle açılan uygulama Ermeni ve Süryani kıyımıyla sürdü Cumhuriyette mübadeleyle Rum tehciri geldi Trakya'dan Yahudi tehciri Varlık Vergisi 6-7 Eylül pogromuyla sermayenin Türkleştirilmesi sağlandı süreç 1964'te Rumların gönderilmesiyle noktalandı. 1921'de Koçgiri'de başlayan Kürt tenkil ve özümleme siyaseti hariç politika amacına ulaştı resmi dilde "Gayrimüslim Azınlıklar" denilen Türk ve Müslüman olmayan topluluklara mensup yurttaşlarımızın sayısı bugün 73 milyon içinde 100.000'e kadar düştü. Elinizdeki kitap bu politikalara değiniyor.