Ayazıyla ünlü Ankara 2009 senesinin Aralık ayının tam ortasında AKP hükümetinin uygulamaya geçirmek istediği 4/C uygulamalarına direnen Tekel işçilerinin eylemlerine uyandı. Biber gazlı coplu polis müdahaleleriyle sinmeyen işçilerin hak ve ekmek mücadelesi Sakarya Caddesi'nde kurdukları çadırlara yerleşmeleri sonucunda yeni bir boyut kazandı. Çadırların kurulmasından itibaren eylemin boyut değiştirmesiyle hem işçilerin kendi aralarında hem de kendilerini ziyaret edenlerle yoğun bir
iletişim başladı. Bu yoğun iletişim süreci her iki taraf için de öğretici bir süreç oldu. Elinizdeki kitap bu saikle işçileri ziyaret eden bir grup siyaset bilimi yüksek lisans ve doktora öğrencisinin kafalarında oluşan sorulara cevap arama bulduğu cevapları başkalarıyla paylaşma çabası sonucu ortaya çıktı.
Mülakat tekniğine başvurularak işçilerle yapılan görüşmelerde direnişin başladığı günden görüşmelerin yapıldığı güne kadarki süreç bu sürecin onlarda bıraktığı etki ve yol açtığı değişim gözlendi. Yapılan anket görüşmelerinde ise işçilerin eyleme nasıl geldikleri eylemin nasıl örgütlendiği işçilerin dünyaya nasıl baktıkları ve bu bakışta Tekel eyleminin etkilerinin hangi ölçekte olduğu anlaşılmaya çalışıldı.