Kızıl saçlı güzel Minu ile yele gibi saçları olan yakışıklı Refik saf ve temiz yaşamlarında aşkı tadarken bazen şeytanın oyunlarına bazen de Tanrı'nın lütfuna kapıldılar. Sürprizlerle dolu fırtınalı hayatlarında inanılmaz badirelerden geçerken bir yaşamın kenarına tutundular bir ölüm ile kol kola girdiler. İçlerindeki aşk hiç sönmeden beraber veya ayrı oldukları zamanlarda birbirlerinin kalplerini duyumsayarak çılgın bir çağlayan gibi hep birbirlerine aktılar. Aralarında açan güzel bakmaya kıyılmayan çiçekleri zehirli bir bitki oluverdi: Acımasız sert ama üzerlerine yağan yağmur ile gevşeyip bereketlenen esen kasırgalarda sıkı kökleriyle köşelerinde durmaya çalışan zakkum çiçekleri gibiydiler. Onların aşkı Vesta rahibelerinin kutsadığı ateşten bir aşktı adeta... Yakıcı ölümcül günahkâr ve de saf.
(Kitaptan) Delikanlı Minu'nun güzel gözlerinde akamayan yaşlar gördü. Bu gözyaşları güzel gözlerinin ızdıraplı bir hal almasına yüzünde de tarifsiz acı bir güzelliğin dolaşmasına sebep olmuşlardı. Tedirginlikle 'Bu portreyi çizsem' diye zihninden geçirdi.