Bir göç öyküsü yazmıştım etkilendiğim bir mülteci haberinden. Haber olarak yazıldı ya artık dünyanın gözü mültecileri yollara döken nedenlerin hukuksuzlukların baskı rejimlerinin ve kaynak paylaşımlarının üzerinde yoğunlaşır çözümler üretilir diye umuyordum. Öykülde kendimce fikirler geliştirmeye ve kötü olanı düşünce gücüyle çürütmeye yıkmaya çalışmıştım. Oyun da olsa...
Gerçeküstücü öğeler umut kaynağı olarak kaçıp kurtulma süreçlerinde özlenen bir dünyanın resmini çiziyordu. Neredeyse kahramanım kadar umutluydum. "Olabilir" diyordum. Bay X'in yani Ahmad'ın kimliksizliği üzerinden bu dünyanın her yerinin kişiye ait olması ya da kişinin dünyanın heryerine ait olması.. Neden olmasın?