Her şeyin kötüye gittiği herkesin kabahat koleksiyonu yaptığı hiç bitmeyecek bir filmin içindeyiz. Fragmanımızda bizimle ilgisi olmayanlar oynuyor jenerikte adımız yazmıyor hatta. Biçilmiş rollerin fırtınasında gitgide ağırlaşan bir senaryoyu yaşıyoruz. Hiç kimsenin dublörü yok. Ölürsek arkamızdan belki figüranlar ağlayacak yalnızca.
Sinemalarımızda gösterime giren aşklar mücadeleler direnişler isyanlar bir korku filmi mi komedi mi dram mı; bilmeden izliyoruz. Çıt çıkartmadan izliyoruz ölümleri sevinçleri.
küçük İskender Bu Defa Çok Fena'da insana ferahlık veren acıların eziyetlerin şiirleriyle olay mahalline dönüyor. Şüpheleri onu suçlulara götürmese de suçun tespiti için topladığı ipuçlarını değerlendiriyor.
Siz de içinizden Bu Defa Çok Fena diye mırıldanıyorsanız sık sık salonda yerinizi aldınız ışıklar söndü ve canlı diye aşağılanmanız yeniden başladı demektir.