Ayrılık zamanı kadar yağışlı değildir iklimi
Ağlamaz benim şiirlerim çaresiz iç çekişlerle
Hele hiç yalvarmazlar aşk için giden sevgiliye
Diz çökmezler sevgili önünde elleri arkadan bağlı
Su gibi akışkan bir tutkuyla olmasa da
Ağırbaşlı sevmeler anlatır bazen doyumsuzca
Kalbimden sorumsuzca intikam almaya kıyamazlar
Yeni bir aşk dalgası gibi ruhun sahilini dövmezler
Aşkın erken ve gereksiz teyidi değillerdir zamansızca
Duyuşsal bir ders gibi kulağa fısıldarlar insanlığı
Duyana sevmeyi öğretmeye çalışır olabildiğince
Umutsuzluk nedir bilmezler onlar umuttan doğmuşlardır
Onunla beraber yaşarlar aynı bedende hem de kardeşçe
Öksüz gözlerle adalet aramazlar savaşırlar onun için cesurca.
Kutsallıklara atfedilmezler ölgünlükle yaşamaya dairdirler.