İnsanlık büyük bir yol ayrımına gelmiş bulunuyor. Bir yandan giderek çürüyen bir kapitalist sistem "küreselleşme" adı altında bütün dünyaya dayatılıyor; diğer yandan 2. Dünya Savaşı'ndan önce yaşanan Büyük Bunalım'a benzer bir tehdidin hayaleti ortalıkta dolaşıyor. Üstelik bu kez tehdit sadece Avrupa'yı değil bütün gezegenimizi ilgilendiriyor. Yıkılmaz gibi görünen ABD'nin ve Avrupa'nın sorunları giderek artıyor. Ama ABD sessiz sedasız köşesine çekilmeye niyetli değil. Kısacası geçmişte her zaman savaşa yol açmış olan büyük oyun yeniden sahneleniyor. 3. Dünya Savaşı insanlığın ve dünyanın sorunlarına kafa yoran aydınların gündemine girdi bile.
Alpaslan Işıklı da yeni kitabı Neoliberalizm ve 3. Dünya Savaşı'nda yaklaşan bu büyük felaketi ele alıyor. Bu büyük kaosun komşularıyla savaşa itilen Türkiye'yi nasıl etkileyeceği sorusuna yanıtlar arıyor; Latin Amerika'nın uyanışının ve Rusya ile Çin'in varlığının bu gidişatı tersine çevirmeye yetip yetmeyeceğini tartışıyor. Küreselleşme karşıtlarını ve Üçüncü Dünya'daki etnik hareketleri titizlikle inceleyen Işıklı; kitabında ayrıca bu büyük bunalıma çare olabilecek dinamikler ve çözüm yolları öneriyor.