"'Yaşamak seni sevmektir.'
Şimdi geriye dönüp baktığımda yılların nasıl geçtiğini anlayamıyorum. Keşke zamanı durdurma elimden gelseydi. Sen hep kollarımın arasında kalıp o güzel sevgi dolu gözlerinle bana bakıyor olsaydın. Yeniden sevişebilsek ve tek vücut olabilseydik.
Yaşamak yaşamak yaşamak..."
"Ve yazın erkekler ne der diye düşünmeden yazın!" diyor Virginia Woolf 'Kendine Ait Bir Oda' kitabında. Anais Martin hayatını müziğe ve kelimelere adamış bir insan olarak var oluyor hayatımızda. Yazıyor ve dünyaya yeniden bakıyor aynı öykülerindeki gibi.
"Kahire'nin Mor Gülü" birbirinden renkli ve şaşırtıcı karakterle dolu...
Kadınları anlatıyor çoğunlukla aşkından kendini yakan bir kadın ya da kelimelerinden vazgeçmemek için kocasından ayrılan bir kadın... İntihar edenleri de var içinde -ki bunu son derece doğal varsayarak- hayata tutunanı da.
Yazar kitabındaki kadınların duygularını dillendiriyor. Platonik bir aşkın ardından gelen duygularla aşkın coşkusu birbirine karışıyor.
Dünyaya ve aşka kadınlar tarafından bakmak isteyenlere çarpıcı bir kapı aralıyor Anais Martin.