Dünya dillerinin doğum tarihlerini bilmeden yapılan etimolojik sözlükler gerçekleri saptırmaktan öte bir anlam ve amaç taşımazlar. Ne yazık ki içeride ve dışarıda bu husus bilinçli ya da kasıtlı olarak göz ardı edilir. İşte bu yüzden siyasallaşmış ya da bağnazlaşmış kimi tarihçi(!) ve dilbilimciler(!) dil ve tarihin dalları ve budakları ile uğraşırken ormanı göremeyecek kadar körleşir; tarihin ilk yarısını yok sayacak kadar bağnazlaşırlar. Yerli veya yabancı bir etimolojik sözlüğe bakıldığında "Tarihin ilk yarısında dünyada dil yokmuş." kanısı doğar.