İstikrârsızlık ve değişimlerle dolu bir dünyada siyasal sistemlerin varlığını nasıl sürdürebildiği siyasal teorinin temel sorunlarından biridir. Bu soruya verilecek cevap siyasal sistemlerin yaşam sürecini ve onlara karşı yapılan tepki biçimlerini de açığa çıkaracaktır. Öncelikle siyasal sistemler bir çevre içinde bulunmaktadırlar. Dolayısıyla siyasal sistemler içinde bulunulan çevresel koşullar tarafından etkilenen ve etkileyen konumdadırlar. Bu durum yani toplumdaki siyasal etkileşimlerin varlığı her ülkede siyasal bir davranış sistemi modeli oluşturmaktadır.
Tamamen modern rasyonel kültürler ve yapılar olmadığı gibi tamamen ilkel geleneksel yapı ve kültürler şeklinde de bulunmamaktadırlar.
Bundan dolayı günümüz dünyasındaki ülkelerde bulunan siyasal sistemler kültürel anlamda karma bir yapı arz etmektedirler. Genelde siyasal yapıların farklılaşmış olup olmamaları işlevlerinin yerine getirilmesindeki etkinlik dereceleri ve nihâyetinde siyasal sistemlerin yeteneklerinin azlığı veya çokluğu dolayısıyla siyasal sistemler karşılaştırılabilmekte ve onların siyasal gelişmişlik düzeyleri hakkında bilgi edinilebilmektedir.
Bu açıdan ele alınan ülkelerin siyasal sistemlerinin yasama ve yürütme özellikleri bunların birbirleriyle olan ilişkileri faaliyetlerinin yasal kapsamları siyasal partiler ve sivil toplum örgütleriyle olan ilişki biçimleri kitabın inceleme alanını oluşturmaktadır.