Melling'in eseri İstanbul'un (bugün hala varlığını devam ettiren ya da yok olan) görkemli yapılarını sunmanın dışında "Bayram günü Padişah'ın tören yürüyüşü" "Türk düğün alayı" "Tophane'de bir kahvehanenin iç görünümü" gibi bölümleriyle sosyal hayattan kesitleri de tasvir ediyor. On dokuzuncu yüzyıl seyahat edebiyatının temel örneklerinden biri olan bu kitap yalnız Osmanlı tarihçileri ve toplum bilimciler için bir kaynak olmakla kalmayıp şarkiyatçı söylem konularında da eleştirel ve karsılaştırmalı çalışmalar için zengin bir uygulama alanı sunuyor. Bu nedenle de ilk yayınlanışından neredeyse iki yüzyıl sonra Voyage pittoresque de Constantinople et des rives du Bosphore hâlâ bilim insanları için zengin ve çok boyutlu bir araştırma konusu kitapseverler için ise görsel bir haz kaynağı olmaya devam ediyor.