FSEK'nda artık süreklilik kazanan değişikliklerle zaman zaman son derece ağır cezalar getiren ardından cezaları hafifletilip terditli hale getirilen içerik olarak farklılaştırman özel içtima hükümleri kabul edilen ve daha pek çok değişiklik geçirmesine rağmen hala ceza hukuku esaslarına uygun niteliğe büründürülememiş olan ceza hükümleri bugün dahi yargıç tarafından tereddütsüz uygulanabilecek yetkinliğe ulaşmamıştır. Kanun koyucunun esere tecavüzü "suç" olarak nitelerken cezai yaptırıma bağladığı fiilin kanuni unsurunu tereddüde mahal bırakmayacak netlikte düzenlememiş olması FSEK'ndaki en temel sorunlardan biri olarak varlığını korumaktadır. Fikir ve sanat eserleri üzerindeki hakların korunması için hukuki ve cezai müeyyideler öngörülmüşse de; gerek eser üzerindeki hakkın bir yönüyle bir tür mülkiyet ihdas etmesi ve gerekse zaten hususiyet arz eden bu alanda ceza hükümlerinin değişkenliği; fikri haklar üzerindeki doktrinel ve içtihadi değerlendirmelerin hukuki müeyyide içeren hükümlerde yoğunlaşmasına yol açmıştır. Kanuni unsur açısından zayıf ve defalarca yenilenen ceza hükümlerine ilişkin içtihatlar da bu değişken seyirde içerikte çeşitlilik ve emsalde zenginlik kazanamamıştır. FSEK'ndaki ceza hükümlerinin biryandan kanunun bütünüyle uyum halinde diğer yandan da bunların "suç" tanzim eden normlar olduğu unutulmadan ceza hukuku esasları çerçevesinde ele alınıp değerlendirilmesi gerekmektedir..
Konu Başlıkları
- Fikri Mülkiyet Kavramı
- Hukukumuzda Eser Eser Sahibi ve Eser Sahibinin Hakları
- Fikir ve Sanat Eserleri Üzerindeki Hakların Cezai Himayesi.