"Lirik öğelerle bezeli bir ilk roman.
İmparatorluğun çöküş aşamasında yaşanan derin acılarla Balkanlardan anavatana savrulan Nazifa'nın kaderi dikenli yollardan geçiyor. Temelde silik bir hayatın hüzünlü anlatısı üzerine kurulan dramatik kurgu giderek destansı öğelerle doruklara taşınıyor. Balkan kızı Nazifa'nın acı yaşamı bir ulusun kaderinin çizileceği Sakarya Savaşıyla kesişir. Hayatı boyunca onu hoyratça sürükleyen yazgısı zafere susamış bir halkın kurtuluş umudu olan Mustafa Kemal'in kurtarıcısı olarak ödüllendirilir." Mehmet Coral
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılacağına kimse inanmıyordu. Bir gün koskoca devletin istiklal mücadelesinde canını-kanını dökmek zorunda kalacağı kimsenin aklına gelmiyordu. Şimdi tarih kitaplarının henüz tozlanmamış sayfalarından öğreniyoruz neyin nasıl ne zaman olduğunu... Peki tarih yazılırken olayların içinde kalan o halk ne yapıyordu? Onlara ne oldu? Onların hayatlarına nasıl etki etti bu çöküş ve bu yeni diriliş? Umutları hayalleri yok muydu onların? Korkuları sevinçleri dertleri
aşkları yok muydu?
Yıkılmaz sanılan Osmanlı yıkıldı kurulmaz sanılan Cumhuriyet kuruldu. Ne yazık ki tarih kitapları tarihin bir yana savurduğu insanlardan bahsetmiyor. Nazifa'nın ve ailesinin gözlerinden Osmanlı'nın çöküşü ve Cumhuriyetin temellerinin atılışını izleyeceksiniz.