İkidir sayısı denizi gözleyen koruyucuların
Kaprisli tüyler ürpertici ve kaldırmışlar mızraklarını.
Üçtür sayısı onları durduracak arkadaşların
Ama inanın hiçbiri çevirmeyecektir öteki yanağını.
Julia duvara sürtünerek birkaç adım daha attı. İçi doldurulmuş bir maymun kuklasının yanından geçip duvarın köşesinden öteki tarafa baktı. Yerde başka kelebekler yanıp sönen bir ışık içi doldurulmuş devasa bir yaratığın bedeni ve yarı aralık bir kapı vardı.Tüylü bir el birdenbire ağzını kapadı. Kukla olduğunu sandığı maymunun kolu hızlıca hareket edip onu geriye çekti. Julia gözlerini açıp bağırmaya çalışsa da başaramadı. Yere düşüp kendisini kelebeklerin ve cam kırıklarının arasında buldu. Ayağa kalkmayı denedi ama başına sert ve ağır bir şeyle vuruldu.
Kilmore Koyu'nda en uzun günün şafağı. Yağmur her şeyi gri bir örtüyle örterken şimşkler gök gürültüleri ve patlama sesleri koyun sessizliğini bozuyor. Oysa bunların fıtınayla alakası yok. Bunlar Kaptan Spencer'ın efsanevi gemisi Mary Grey'den atılan top gülleleri.
Artık herkes elinden geleni yapmalı. Covenant ikizleri en büyük düşmanlarıyla tek başlarına hesaplaşmalı. Çünkü Kaptan Spencer'ı yenebilecek tek kişi olan Ulysses Moore ortalarda yok...