Kendi kurgulayıp yönettiği televizyon belgeselleri çeken kırk beş yaşındaki Arthur Daane Berlin'de yaşamaktadır. Karısını ve kızını bir uçak kazasında kaybettiğinden beri yalnızlık ve melankoli içinde gözlemci konumuna çekilmiştir. Başkalarının alkol ve müzikte teselli aramasına benzer biçimde Arthur Daane de düşünceye sığınmıştır. Yaşam ve ölüm geçicilik ve ölümsüzlük üzerine felsefe yapar sanat ve felsefe üzerine derin düşüncelere dalıp sohbet eder.
Bir gün on ikinci yüzyılda yaşamış bir İspanya kraliçesi hakkında araştırma yapan üniversite öğrencisi Hollandalı bir kızla tanışır. Hayatından birdenbire çıkıp giden bu gizemli ve sıradışı kadının izini sürmek üzere gittiği Madrid'de bir saldırıda yaralanır. Haftalarca ölümle yaşam arasında gidip gelir...
Yirminci yüzyıl insanının kendisine sorması gereken bütün soruları dile getiren Bütün Ruhlar Günü felsefi şiirsel ateşli biçemiyle Cees Noteboom'un en tutkulu romanı.