Michael Hardt Gilles Deleuze: Felsefede Bir Çıraklık'ta Deleuze'ün ilk eserlerini güçlü bir gelişim çizgisini ayırt edebilmek üzere baştan sona gezer: Bergson Nietzsche Spinoza. Hardt'ın araştırması felsefe tarihi içindeki herhangi bir egzersiz değildir. O daha ziyade felsefenin bugün karşı karşıya olduğumuz sorunlar karşısında Hegelci temelden özgürleşmiş nasıl güçlü ve radikal alternatifler içerdiğini göstermeye yönelir. Hardt önce Deleuze'ün Bergson'un ontoloji ve belirlenim eleştirisi üzerine incelemesinden başlar ve Deleuze'ün düşüncesinin farklılaşmanın ve oluşun olumlu hareketinin kavranışına doğru gelişimini izler. Bu aynı zamanda Deleuze'ün kendi felsefi problemini Nietzsche'nin güçler alanı anlam değer güç ve olumlama tematikleriyle sunduğu etik ufukta yeniden ele almasını sağlayan bir geçiştir. Nietzsche'nin güç kuramı ise Deleuze'ün Spinoza'daki varlığın etkin ifadesi olarak pratiğe yönelişindeki esas bağlantı olarak ortaya çıkacaktır. Deleuze'ün Bergson'dan Nietzsche'ye ve Spinoza'ya uzanan bu seçici ve dönüştürücü okuması Felsefede Bir Çıraklık'ta ontolojiden etiğe ve politikaya doğru bir gelişimle bir kez daha katedilecektir.
"Diyalektiği nasıl unutabiliriz? Kurucu bir ontolojiyi nasıl olumlayabiliriz? Bu sorulara cevap verme çabasında Gilles Deleuze'ün felsefedeki çıraklığı modernitenin kaderinden kopmak isteyen herhangi bir çağdaş felsefenin
Bildungsroman'ını sunar. Michael Hardt bu geleceğin felsefesinin temel çizgilerini açığa çıkarır."
-Antonio Negri-