Güneşin cehennemi hatırlattığı günlerden biriydi. Mahallenin minik bedenleri yaşayamadıklarına inat yine bir aradaydılar. Masum bir mutluluğu oyunlarına dahil etmişlerdi henüz hiçbiri yoksulluğun ve yokluğun onları ittiği yaşanmışlığın farkında değildi. Utanma duygusunu masum bir gülümseyişle getiren mecburiyet yarı çıplak bedenleri güneşin huzuruna sunmuştu. Aralarında en dikkat çeken uzun ve ince bir bedene sahip olan Hüseyin'di. Yedi çocuklu bir ailenin en büyüğüydü. O'nu ve ailesini yaşamın somurtan yüzü itmişti bu topraklara; Mersin'in toplama kampını andıran mahallesine...