Sanayileşme ile biriken sermaye ve genişleyen hizmet fonksiyonları klasik olarak devlet tarafından karşılanması gereken güvenlik (koruma) anlayışının istenilen hızda sağlayamaması ve öngörülen tehlikeyi istenilen caydırıcılıkta savuşturamaması ile birlikte yeni açılımlar doğurmuş kişi ve firmalar kendilerine özel koruma tedbirleri geliştirmeye başlamıştır.
Özel koruma tedbirlerini gerçekleştiren Özel Güvenlik Personelleri tarafından özellikle hassas bölgelerin ya da kritik personellerin büyük tehdit algılamaları anlamında; terör örgütleri yada teröristlerin; nispeten daha küçük çapta ki tehdit algılamaları anlamında ise ilintili olduğu kişi veya çıkar guruplarının doğal hedefi olduğu görev alanlarında; sorumlu olduğu kişi ve kuruluşların korunması sırasında mevcut hukuki düzenlemelere göre yapılması istenen ile karşılaşılan saldırıların bertaraf edilebilme kabiliyetlerinin yeterliliği ve uygulayıcıların performansları merak konusunu oluşturmaktaydı. Zira bu bölge ve kişilere yapılan her başarılı saldırı diğer saldırıları da cesaretlendirecekti.
Nitekim Türkiye'de ve Dünya'da Özel Güvenlik Alanlarına yapılan saldırıları inceleyerek çözümler üretmek ve bu çözümlerden yola çıkarak durumlar karşısında belli bir hareket fikri ortaya koyulmaya çalışılmak ve mevcut hukuki düzenlemelerle harmanlanmış Özel Güvenlik alanına ait A'dan Z'ye akıllara takılan tüm karanlık noktaları ortaya koyacak çalışmayı yapmak sektöre yapılacak önemli bir katkı olarak ortaya çıkmaktadır.