Cumhuriyet sonrasında Bursa Amerikan Kız Kolejinde başlayıp Fransız Jean d'Arc Enstitüsünde şekillenen hayatı boyunca Nezahet Baysel'in aklında hep o madalya vardı. Bir gurbet kuşu gibi eşinin ardında gezdiği Tokat Amasya Bursa Ankara ve İstanbul'da dilediği tek şey biraz vefa ve madalyası idi. Ve hatta GATA'da hayata veda etmeden hemen önce kızı İnci'ye söylediği son sözler; "Koca memlekette bir İstiklal Madalyasını bana çok gördüler!'' olmuştu. O madalya-sını hiç unutmamıştı! Biz ise hem O'nu unuttuk hem de madalyasını. Eğer gençlerimizi sanal kahramanlar yapmakla meşhur olan Walt Disney'in vicdanına emanet etmek yerine onlara masal gibi sıra dışı ama hayat kadar gerçek olan Nezahet'i anlatabilseydik durum çok daha farklı olurdu...
Tam 92 yıldır hakkı teslim edilmeyen bir İs-tiklal savaşçısının macerasını okumaya daha doğrusu Meclis'in Unuttuğu Kahramanla tanışmaya hazır mısınız?