Yüzyılların mirası olan Avrupa doğumlu modern yerel yönetimler geride bıraktığımız yüzyılın son çeyreğinde genel olarak devlet ve kamu yönetimi dünyanın büyük kesiminde yeni yüzüyle girmiştir. Artık yerel yönetimler evrensel çerçevenin içinde küresel bir olgu halini almıştır. Küreselleşme çağında ironik gibi görünse de yerelleşme giderek daha belirgin bir eğilim halini almaktadır.
Demokrasi okulu işlevini gören ve halkın yönetime katılmasına en çok olanak veren ayrıca kamusal hizmetlerin etkin ve verimli görülmesinde birinci planda önemli yer tutan yerel yönetimler toplumların tarihi sosyo-kültürel ekonomik ve siyasal koşulları tarafından şekillenmekte ve her toplum bir ölçüde kendine özgü bir yerel yapılanma sergilemektedir. Bu yapının günümüzde uluslar arası bağıntılara ve küresel etkilere daha açık hale geldiği politik genlerin belirleyiciliği her durumda kendini göstermektedir.
Yeryüzünde her coğrafyada yer alan ülkelerin yönetimde yeniden yapılanma girişimlerinin başat konusu olan yerel yönetim reformları bu açıdan bakıldığında evrensel yerel yönetim yaklaşım ve ilkelerini mutlaka içselleştirmeye yönelirken bunu yerel nitelikli siyasal ve toplumsal olan şeffaflık hesap verebilirlik yerellik etkinlik katılımcı demokrasi ve vatandaş odaklılık anlamını en çok yerel yönetim uygulamalarında bulabilmekte bu ise yönetsel reorganizasyonda yerel yönetimlerin geliştirilmesi konseptini öncelikli olarak gündeme getirmektedir.