Uyandığınızda sizi heycanlandıracak tek bir öykünüz yoksa eğer; adı "yaşamak" diye öğretilen bir tabutlukta yaşıyorsunuz demektir. Gözleriniz başınızdaki tavan kadar soğuk bir halde yataktan kalkarsınız. Hep başkalarının istediği yaşam için hazırlanıp çıplaklığınızı; kıyafet parfüm ve arabanızın anahtarlarıyla süslersiniz. O kadar çok süslersiniz ki; kendi kokunuzu unutursunuz... O tabutluktan çıkmak için; âşık olmak hatta çok daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak isteyebilirsiniz. Gelgelelim hayatınıza renkler sunacak düşleriniz sizi çoktan terk etmiştir. Modern besili bir organizmadan başka söz ve hükmünüz kalmamıştır... İşte plaza hıyarlığı böyle bir şeydir...