Sıkıcı bir gerçeklik romanın konusu olabilir çünkü o gerçekten de hayata tutulan bir aynadır; hâlbuki şiir sıkıntının üzerinde savrulan bir kırbaçtır. Şair öfke doludur aşk doludur iştiyak doludur. O sonsuzu bile değiştiren adamdır; insanlara sonsuz adına yalanlar söyler ve dünya üzerindeki en büyük yalancılar şairdir. Ama ne güzel yalanlardır bunlar! Çünkü hakikat görebilen için bir şiirdir. Şairin büyüklüğü bu sahte hayata hakikatin dışında bir şiir giydirmesindedir.
Shakespeare: '' Bizler rüyaların yapıldığı kumaştan yaratılmışız.'' derken herhalde balçıktan yaratılmış beşeri kastetmiyordu. Zira peygamberler hakiki nurdan sıradan insanlar balçıktan yaratılmıştır. Rüyalardan yaratılanlar ise yalnız şairlerdir. Bu yüzden sayaları çok azdır.