Her insanın hatta her canlının olaylara kendine özgü bir bakış açısı vardır. Dışarıdan baktığımızda bunu ya göremeyiz ya da bazı davranışlara anlam veremeyiz. Kendimizi karşımızdakinin yerine koyup olaylara onun gözüyle bakabilirsek ancak bu durumda onun duygularını düşüncelerini anlamamız ve dolayısıyla da davranışlarına anlam vermemiz mümkün olur. Günlük yaşamda çocuklarla ve gençlerle ne ölçüde empati kurduğumuz şüphesiz ki tartışılabilir.
Ergenlik ebeveylerin tüylerini ürperten bir dönemdir şüphesiz... Kız ya da erkek anlamsızlıkların girdabında boğulan gençler bilinçli yol göstericilere ihtiyaç duyarken acaba siz nerede olacaksınız?
Evladınıza yakın mı uzak mı? Kızınıza karşı samimi mi yoksa ilgisiz mi olacaksınız? Peki oğlunuza karşı nasıl davranacaksınız? Onun gibi asileşecek ya da sertleşecek misiniz her yaptığı yüzünden? Bütün bunlar hazırlıklı olunması gereken dönemler sizin için. Çünkü bir bakacaksınız sözünüzü akıllı uslu dinleyen tatlı bir çocuk yerine her şeye itiraz eden "başka biri" var karşınızda. İşte tam o zamanda ne yapacağınızı bilemeyeceğiniz bir döneme girmek üzeresinizdir. Böyle bir durumda hemen hemen tüm anne babalar "Eyvah ne yapmalıyım?" telaşına düşerler.
"Çocuğum üstünü sıkı giyindin mi?" klasik bir sorudur ebeveynler tarafından sorulan ve gürleyen bir ses tonu cevap verir çoğu zaman bu şekilde: "Ben üşüyüp üşümediğimi bilmiyor muyum sanki?" Kesinlikle sakin olun bu geçici bir dönem. Hormonsal ve psikolojik bir değişim dönemine giriyor minik çocuğunuz ve büyümeye başlayan genç yavrunuz. Gerçekten bir süre sonra her şey düzelecektir. Sadece dikkatli olup ciddi çatışmalara girmeden bu dönemi atlatmak gerekecektir.
Unutmayın ki sizde ergenlik sürecine girip çıktınız sadece sakin olmayı bilme zamanı bu zaman... "Çocuklarla ve Gençlerle iletişim" kitabında da zaten bu dönemi öğretirken olası çatışmalara çözüm önerileri sunuyoruz biz sizlere. Siz ebeveynlere pratik ve net bilgiler veren elinizdeki eser emin olunuz ki bu zor dönemleri rahat geçirmeniz için yardımcı olacaktır.