"Bizim gezginlerimizin kendilerinden öncekileri ya çok az okudukları ya da hiç okumadıkları düşünülebilir. O dönemde İstanbul çok iyi tanınırken İzmir hakkında hemen hemen hiçbirşey bilinmemektedir. Çok sayıda "oryantal" yapıt içeren XVIII. yüzyıl Fransız edebiyatında bu kent ender olarak ve çoğunlukla da basit değinmeler biçiminde karşımıza çıkar. Bu bilgisizlik gezginlerin nesnelliğinin garantisidir. Ortada onların bakışlarını karıştırabilecek önyargılar ön bilgiler hazı fikirler yoktur. onlar Asya'ya geldiklerinde İzmir'i değil Doğu'yu aramaktadırlar..."