Seyahat etmek güzeldir çünkü fıtridir insanın tabiatında var.
Dünya hayatımız bir seyahatten başka nedir ki? Ya da her birimiz bu gezegende birer garip yolcu değil miyiz? Veysel aslında cümlemizin haline tercüman:
"Uzun ince bir yoldayım / Gidiyorum gündüz gece."
İnsan yine yaratılışı gereği gelişmiş bir merak duygusuna ve öğrenme arzusuna sahiptir. Bunun için her zaman özge yerler temaşa etmenin özge insanlar ve hayatlar görmenin heyecanını yüreğinde taşır. Bu heyecan çoğu zaman gezip görme arzusunu bir tutkuya dönüştürür. Dünyanın bir kitap olduğunu seyahat etmeyenlerin onun hep bir sayfasını okuduğunu söylerler ya...
Seyahat tutkunları işte o tek sayfayla yetinmeyenlerdir. Hatta Pablo Neruda'dan ilhamla söylersek belki seyahat etmezlerse yavaş yavaş öleceklerini düşünenlerdir. Biliyorlar ki okumadıkları her sayfada fikirlerini geliştirecek ve "öz saygılarına düzen verecek" binbir zenginlik vardır.