Sahanın Sesleri: İletişim Araştırmalarında Etnografik Yöntem adlı bu çalışma bu konuda bir ilk olma özelliğini taşıyor. Kitap esas olarak iletişim araştırmaları ile etnografik yöntemin kesişme alanını konu ediniyor. Kitap boyunca bu alanda literatürün araştırmacının sahanın ve nihayet dönüp kendi saha deneyimine bakan yazarın sesleri iç içe geçiyor yaratıcı bir diyaloga zemin hazırlıyor.
Farklı kentlerden farklı üniversitelerden on dört iletişimci araştırmacıyı öğrenciyi ve ilgili okuru geniş bir tematik coğrafyada etnografik pratiğin içine çekiyor. Her biri iletişim alanının farklı bir meselesine odaklanan ve farklı kuramsal perspekiflerden yararlanan çalışmaların öyküsü Ankara Diyarbakır Eskişehir İstanbul Bursa İzmir ve Nevşehir'den Brisbane'a Münih'e New York'a taşıyor. Sonuçta ortaya sinema perdesinden haber odasına televizyon stüdyosundan fotoğraf stüdyosuna fabrika ikliminden hane ortamına internet ve cep telefonundan dijital hikaye anlatımına uzanan heyecan verici renkli bir coğrafya çıkıyor. Yazarlar kendi araştırmalarının ardından sahada olan biteni paylaşmak üzere mikrofon başına geçip kişisel deneyimlerini yan yana koyuyor.
Kitabın sayfalarına yansıyan konu çeşitliliğinin arasında iletişim ve medya araştırmalarında etnografik yöntemin katkısını; sahanın sınırlarını; araştırmacıya ait kimliklerin sahada üretebileceği sorun ve sorular ile bunlara aranan cevapları bulacaksınız.