Dünya günümüzde öyle bir hale geldi ki nüfusunun yarısından fazlası şehirlerde yaşıyor ya da yaşamak için mücadele veriyor. İnsanlar mevcut ekonomik modeller yüzünden sürekli artan bir tüketim anlayışının şekillendirdiği hayatlar yaşamaya zorlanıyor. Her yaştan her çeşit meslek ve dünya görüşünden milyarlarca insan birbirine benzeyen şehirlerde benzer temel ihtiyaçlara erişmeye çabalayarak hayatlarını geçiriyor.
Şehir yaşamı kimimiz için bir tercih bazılarımız içinse zorunluluk. Ama kesin olan bir şey var ki toplumun her kesiminden insanın daha iyi bir hayat sürebilmesi doğal kaynakları çok daha az tüketen sürdürülebilir eşitlikçi ve iş birliğine dayanan bir kültüre yönelmemize bağlı. Bunun için toplumun her kesiminden insanın sorumluluk alması gerekiyor. En büyük ve en önemli değişimlerinse halk tabanında gerçekleştirilmesi şart. Ufukta beliren krizlerden bu insanlar sorumlu olmasa da gerekli değişimlerin boyutu ve derinliği onlara bağlı.
Elinizdeki kitap işte bu noktalara dikkat çekerken yaşamsal gereksinimlere erişim ve bunların kontrolünü mümkün kılan yetenek teknoloji ve taktikler hakkında bilgiler veriyor. Gıda Su Enerji Atık Yönetimi ve Toprağın İyileştirilmesi ana başlıkları altında ilerlerken her satırında şunu vurguluyor:
Yaşadığımız yere sahip çıkmak ve nerede olursak olalım hayatı dönüştürmek bizim elimizde.
İçindekiler;
• Şehirde Gıda Yetiştirme
• Su Biriktirme ve Arıtma
• Atık Yönetimi
• Şehirde Alternatif Enerji Üretme Yöntemleri
• Atıl Toprağı İyileştirmek