Osmanlı Devleti'nin temelleri atıldığında Anadolu topraklarında kökleşmiş tasavvufi hareketler vardı. Hatta Selçuklular zamanında derviş toplulukları Babalılar ayaklanması gibi muazzam bir toplumsal olaya imza atmışlardı. Savaşçı derviş topluluklarının Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşunda hatta Rumeli'nin ve İstanbul'un fethinde yer aldıkları bilinmektedir.
İstanbul'un 100 Sufisi adlı eserde yer verilen kişilikler öncelikle pir makamında olanlardır. Tarikat pirlerinin yanında yer verdiğimiz ikinci zümre İstanbul'un önde gelen tekkelerinin kurucu şeyhleri ve 1925 yılındaki son şeyhleridir. Kitapta yer alan üçüncü ve son zümre ise eserleriyle İstanbul'un sanat ve edebiyat yaşantısına iz bırakmış dervişlerdir.