20. yüzyılın başlarında Türk edebiyatçı Halide Edip Adıvar 'Türk'ün Ateşle İmtihanı' ismini verdiği çok önemli bir çalışmayı kaleme aldı. Halide Edip Adıvar'ın ünlü romanını kaleme almasından uzun yıllar sonra bu toprağın insanının 'ateşle imtihanı' sona ermemiştir. Bu 'imtihan' bugün Kürt Sorunu'nun evrimleşmesiyle beraber 21. yüzyıla taşınmıştır. Bu çalışmamızda incelemeye tabii tuttuğumuz milliyetçi projelerin aralıksız çatışması bu 'imtihanın' ileriki dönemde Türkiye'nin Ortadoğu'nun Doğu Akdeniz'in ve Mezopotamya'nın kaderini etkilemeye devam edeceğini göstermektedir.
Bu çalışmanın kaleme alındığı 2013 yılının ortalarında Türkiye toplumu Kürt Sorunu sarmalında çok önemli bir noktaya gelmiş bulunmaktadır. Çalışmamızın başlangıç noktasını teşkil eden 2011 Milletvekili Seçimleri sonrasında yükselişe geçen siyasi gerilim ve çatışma süreci sonrasında 1999 yılından beri İmralı Adası'nda tutuklu bulunan Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın inisiyatifiyle Kürt Sorunu'nda diyalog eksenli yeni bir süreç başlamış bulunmaktadır. Bu süreç yaklaşan yerel seçimler ve çok kritik cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesine denk gelmektedir. Aynı zamanda bu dönemde Mezopotamya coğrafyasında çok önemli gelişmeler vuku bulmakta bölgenin genelinde ulus-devlet modelinin geleceği sorgulanmaktadır.