"Kısa öykü kökü 19. Yüzyıla sanayileşme ve kentleşme aynı zamanda modernleşme sürecindeki kapitalist topluma dayanan ve kent yaşamının hızına ayak uydurmak için daha da kısalan öykü türüdür. Adı konusunda henüz bir görüş birliği yok. Mini nano piko minimal çekirdek kısacık küçürek kıpkısa öykücük... gibi birçok isimle anılıyor.
Uzun öykü ile kısa öykü arasına uzunluk bakımından (sayfa sayısı sözcük sayısı... gibi) nasıl kesin bir sınır konamazsa kısa öykü ile sözünü ettiğimiz tür arasında uzunluktan ibaret bir ayrım yapılamaz. Kısalık farklılıklardan yalnızca biri. Biçime ilişkin olanı.
Peki nedir bu "ele avuca sığmaz" asi yıkıcı öykü türü?
Belirtmek gerekir ki tanım sayısı kullanılan isim sayısından çok daha fazla. Bu nedenle galiba en kısa tanım şu olabilir: tanımı sadede gelmek. Kıpkısa öykü sadede gelmedir az söyleyip çok şey anlatmaktır aynı zamanda. Kısaldıkça yoğunlaşan derinleşen 'bir nokta atış'tır.