Tarık Dursun K.'dan sıradışı bir dostluğun sımsıcak hikâyesi...
Annesi ve babası seyahate çıkan küçük Kerem üç günlüğüne onu çok seven dayısına emanet edilmişti. Hem güzel hem de heyecanlı olaylarla dolu o birkaç gün Kerem'i ve elbette bebek ayısını çok eğlendirdi!
Tek başına kaldı. Bakındı. Burası... Burası neresiydi? Bandocular nerdeydi? Ya o askerler gibi rap rap rap yürüyen çocuklar? Ya onu çağıran "Hadi gel bize katıl sen de" diyen o çocuk? (...) Hayır hiç korkmadı. Kuşkusuz korkmak nedir biliyordu Kerem; gelin görün ki kaybolma korkusu diye bir korkunun varlığından habersizdi çünkü o güne dek başına böyle bir şey gelmemişti.