Bu kitap Arap Baharı'nda Türkiye'nin verdiği kavgayı anlatmak için yazıldı. Bu büyük bir kavgadır. Osmanlı İmparatorluğu'nu parçalayan sömürgeci güçler Ortadoğu'ya kendilerine göre yeni bir düzen vermişlerdi. Neredeyse yüzyıldır bölge halklarına büyük acılar yaşatan bir düzendi bu. Arap Baharı ile yıkılmakta olan işte o düzendir. Türkiye'nin verdiği kavga kendi coğrafyasının kaderine o coğrafyanın insanlarıyla birlikte sahip çıkmanın kavgasıdır.
Türkiye'nin Mısır'da Hüsnü Mübarek'e "halkın taleplerine cevap ver ve yönetimi bırak" çağrısı yapmasının da Suriye'de Beşşar Esed'e "bizi kendinle halkın arasında tercihe zorlama seni değil Suriye halkını tercih ederiz" demesinin de sebebi budur.Bu kavga aynı zamanda 1914-1918 arasında kaybedilmiş bir mücadelenin yüzyıl sonraki hesaplaşmasıdır.Türkiye bu "kavga"ya girmek zorundaydı ve girmiştir. Eğer büyük hatalar yapılmazsa kuvvetle muhtemel bu kavgadan galip de çıkacaktır. Zira öyle görünüyor ki tarihin akışı bu kavgada Türkiye'nin yanındadır.