Nihayet diyorum çünkü yazar çok gecikti.
Yazarın kendine özgü üslubu olan yazıları zaten muhtelif yayınlarda çıkıyordu. Bulutların toplanmasından nasıl yağmurun yağması beklenirse üslubu olan yazıların da bir esere dönüşmesi öyle bekleniyordu. Her bir kitap yazarı için bir doğuma benzetilebilirse eğer Cemre Düştü Yüreğe zor bir doğum oldu. İlk doğum her zaman için zordur; umarız yazar bundan sonra zorlanmaz.
Cemre Düştü Yüreğe için birkaç cümle etmek icap etse ilk söylenecek şey şu olurdu herhalde: Güçlü bir eser. O kadar ki başka bir eser vermese bile Cemre Düştü Yüreğe Selami Güder'in yazar sayılmasına ve öyle saygı görmesine yetecektir. İçeriği ile samimiyeti ile ve üslubu ile bunu sonuna kadar hak ediyor.
Bazı kitaplar vardır ezbere yazıldığı besbellidir içinden bir cümle çekseniz bütün ezber bozulur. Bazı kitaplar ise akılla mantıkla bilgiyle yazılmıştır; sıkı kitaptır. Alâ! Ne ki yazar okuyucudan daha birikimli ve bittabi daha akıllı olduğu hüsnü kuruntusunu kabul ettirmek için didinir durur didinirken de didişir dahası bir güzel cedelleşir okuyucu ile.
Bazı kitaplar ise gönülle yazılmıştır azdır böyleleri Cemre Düştü Yüreğe işte bunlardandır. Ben eminim ki cemre hakikaten yazarın yüreğine düşmüş olmasaydı bu kitap yazılamazdı.
Yazarın önsözde söylediği gibi bu kitap öğreten belleten ve kendi doğrularını dayatan sizin bildiğiniz- kitaplardan değildir.
Üst perdeden okuyucuya hitap etme (ukelâlık) derdi de yok enaniyet gösterisinde bulunup kendini ispatlama derdi de... Aslında iddiasız bir kitap; samimi olmanın dışında bir iddia sahibi değil. Onun için okuyucuyu hiçbir şekilde germiyor.
İster akşam-sabah okuyun ister bir başından bir sonundan ister bir çırpıda ya da yüreğinize düştüğünde parça parça keyfinize kalmış hiç fark etmiyor. Yazarın latifesine kanacak olursanız yemekten sonra okunması tavsiye edilmez; çünkü uyku getirebilir. Bizim tavsiyemiz ise şudur: Kitabı okurken yüreğinizi yazarın yüreğinin dalga boyuna ayarlarsanız mutlaka o cemre sizin de yüreğinize düşecektir.
Baharın muştusu olmak üzere cemre havaya düştü; hava ısındı suya düştü; su toprağa düştü; toprak... Ve Cemre
Yüreğe Düştü; artık yürekler ısınacaktır.
Bahar tamama erdi; duygular döllenecek düşünceler demlenecektir.
Yazarın dediği gibi hâlâ "ıpılık duygular meltem olup esmiyorsa yürekte bahar yürümüyorsa damarlarda bütün kâinat aşka gelirken yürek aşka gelmiyorsa kelimeler mermi olsun top olsun gülle olsun yüreğe. Şakımıyorsa bülbül varsın yarasa tünesin baykuş ötsün.
Mevsimidir okumakta gecikmeyin.