Bu yapıtta Mustafa Aslıer'in Türk Resim Tarihi içinde önemli yere sahip monotipi taş baskı metal gravür tahta oyma-basma gibi değişik tekniklerde verdiği yüzün üzerinde örnek incelenmiştir. Cumhuriyet sonrası Türk resim sanatının ufuk açıcı çizgisini simgeleyen Aslıer'in resimleri figür ağırlıklı bir gelişme göstermiş; simgeci arınmış durulmuş bir yalınlık ile özgünleşmiştir. Ressam bu çizgiye ulaşmak için çocukluğundaki izleri ailesini aldığı eğitimi Batı sanatının gelişimini kullanarak sürekli araştırma ve denemeler yapmıştır.Eserlerinde şematize edilen figürler vazgeçilmez unsur "insanın" durumunun sembolüdür. Bu bağlamda sanatçı figürleri kişi olarak değil sembol olarak algılatır. Yöresel motiflerle Anadolu insanının önce ulusal sonra evrensel değerini resimler. Aslıer kendi insanını anlatmayı tercih etmiştir ve insanı kendine hayran eden sürekli çalışma temposu Aslıer'in yaşam biçimi olmuştur.
Bu araştırmada Aslıer'in resmini temel öğeler olan çizgi leke renk ritim mekân (yüzey) ve zaman açısından inceleyip karşılaştırmalar yolu ile anlatmaya çalıştım. Türk sanatçıları arasında 1958'de ilk özgün baskı kişisel sergisini açan Aslıer geleneksel halk sanatlarından minyatür halı kilim ve diğer el sanatlarındaki renk motif ve biçimi Batı sanatının güçlü yanlarıyla özümseyerek kullanmıştır. Böylece Aslıer yarattığı farklı resim anlayışı ile Türk resim sanatında ve uluslararası çağdaşları arasındaki yerini almıştır.