Nörolojik düzeylerin iyi "bilinmesi klinik uygulamada doktora patolojinin lokalizas-yonu ve derecesi hakkında çok önemli ip uçları vermektedir. Günümüzde kompü-terize tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme gibi ileri ve pahalı yöntemlerin ortaya çıkması ve kolay ulaşılabilirliği nörolojik muayenenin göreceli olarak ikinci plana itilmesine neden olmuştur. Oysa nörolojik düzeylerin dikkatli ve ayrıntlı muayenesi çoğu hastada tedaviyi yönlendirecek bir klinik tanıya varmada yeterli olmaktadır.
Hoppenfeld tam 22 yıl önce bunun önemini anlamış ve günümüzde dahi bir benzeri olmayan eşsiz bir rehber başucu kitabı kazandırmıştır. Bu kitabı farklı ve ilginç kılan önemli özelliği çok açık anlaşılır yazılmış olması ve her konuda çok sayıda olan özgün şekillerin zenginliğidir. Hoppenfeld uzun yıllar boyunca kazandığı tecrübeleri doğrultusunda bu kitapta
kendine has bir sunum ortaya koymuştur. Tarzı günümüzdeki kitaplara ışık tutacak kadar güçlüdür.
Rehber niteliğinde sayılabilecek bu kitabın bunca zaman süresince dilimize çevrilmemiş olması üzücüdür. Bu noktadan sonra kitabın daha geniş kitlelere hitap edeceğini yeni nesil genç hekimlerin ve öğrencilerin de Hoppenfeld'i tanıyacağını ümit ediyoruz. Beyin cerrahisi nöroloji fiziksel tıp ve rehabilitasyon ortopedi alanında çalışan hekimler klinik deneyimlerini oluşturmada bu eserden büyük ölçüde yararlanacaklardır.