"Neden Bat'ya Koşuyoruz Neden Batı'dan kaçıyoruz?" sorusu kitabın ana temasını oluşturuyor. Doğu-Batı çatışması ekseninde Türklerin çelişkili konumuna sosyolojik yanıtlar ürütmek bugün çok daha önem taşıyor. Sosyoloji biliminden kendimizi bilmek anlamak doğrultusunda faydalanılması sosyolojinin Türkiye'de gelişmesinin ivmesi olmuştur ve olacaktır. Sosyoloji adına öğrenilenlerin sonradan dönüp bu bilgiler bize ne diyor denerek kendimizi anlamak için kullanılması ayaklarımızın bu toprakları ve bu topraklardan bizim içimizden akan nehir ve nehirleri hissetmesini sağlayacaktır. Sosyoloji sevgisi ve bu toprakları anlama kaygısının birleşmesi büyük bir heyecanla bilimsel bilgi üretilmesini sağlamıştır. Bir şeyi sevmeden anlamanın öğrenmenin mümkün olmadığını unutmamak gerekir. Sevgi anlama kaygısı bilgi sezgi ve çabanın sentezi ile ancak güzel ve doğru bilimsel çalışmalar doğabilir. Ve bu sonsuz zihinsel mutluluk veren son derece keyifli bir uğraşıdır.