21. Yüzyılın ilk çeyreği hem Türkiye hem de tüm dünya açısından 20. yüzyıldan kalma sorunları çözme çabalarıyla geçmektedir. 20. yüzyıl iki büyük dünya savaşının yaşandığı pek çok devletin yıkıldığı pek çok yeni devletin kurulduğu19. yüzyıldan devralınan miraslarla devrimlerin yapıldığı ve elbette ki bu kitabın temel konusu olan Türkiye'de de bir imparatorluğun yıkılıp yerine yeni bir devletin kurulduğu bir yüzyıl olmuştur. İki büyük dünya savaşı ve pek çok yerel ve bölgesel nitelikli savaş ve uluslararası gerilim ile birlikte dünyayı üçüncü bir dünya savaşının eşiğine getiren Soğuk Savaş'a sahne olan 20. yüzyıl tüm dünyanın çehresini değiştirmiştir.
Bu kitapta 19. yüzyıldan itibaren ve özellikle de 20. yüzyılda Türkiye'deki siyasal hayatın genel bir görünümü sunulmaktadır. Kuşkusuz Türkiye'nin siyasal hayatı uluslararası gelişmelerden bağımsız değildir. Bu nedenle kitapta ele alınan tüm gelişmeler içinde şekillendikleri uluslararası konjonktür ile ilişkili olarak değerlendirilmelidir.
Öte yandan "Türkiye'de Siyasal Hayat" başlığını taşıyan bu kitap için birkaç önemli hususu belirtmek gerekmektedir:Öncelikle Türk siyasal hayatı Türk siyasi tarihi yakınçağ Türkiye tarihi gibi isimlerle anılan akademik çalışma alanına "Türkiye'de siyasal hayat" isminin verilmesinin daha doğru olduğu düşünülmektedir. Çünkü siyasal hayatı yapılandıran kişiler kurumlar olaylar ve bunlar arasındaki ilişkiler ne salt tarih disiplininin konularıdır ne yalnızca Türkler tarafından gerçekleştirilmektedir ve ne de bütünüyle geçmiş bitmiş şeylerdir. Siyaset bilimi sosyoloji iktisat hukuk yönetim bilimi gibi pek çok akademik disiplinin alanına giren bu konular farklı pek çok unsurun etkileşimiyle meydana gelmekte ve etkilerini sürdürmektedir.