STÖ'lerin varlığının giderek önem kazanması yalnızca sayılarının artmasını değil özellikle sivil toplumun vurucu gücünü oluşturdukları fikrinin yaygınlık kazanmasına bağlıdır. Hatta bazı alanlarda neoliberal politik felsefenin tam da zayıflatmak istediği devletin yerine geçecek gerçek ikame araçları olarak görülmektedirler. Öte yandan STÖ'ler hükümet programlarının yanı sıra Dünya Bankası ve Bölgesel Kalkınma Bankaları gibi uluslararası organların resmi programlarında da öncelikli toplumsal aktörler olarak gidere daha sık anılmaktadırlar. Bu bakımdan STÖ'leri global bir işleyiş içinde ele almak yani STÖ olgusunu kendi başına buyruk bir gerçeğe indirgemeden söz konusu toplumların iç ve dış ilişkilerini göz önünde bulunduran bir analiz çerçevesinde değerlendirmek bir zorunluluktur. STÖ'lerin anlamını çözmek için bu bakış açısı kaçınılmazdır.