20. yüzyılın seçkin bilgini Einstein'ın da dostu olan Reichenbach mekân zaman determinizm doğrulanabilirlik ilkesi tümevarım konularını işlemiş ve bu kavramları fiziğin yeni verilerine dayanarak eleştirmişti.
Bilimde özellikle fiziksel olgular arasındaki ilişkilerin zorunlu değil de olası olduğunu savunmuştu. Aristoteles mantığından ayrı bir mantığın gerekli olduğunu öne sürmüş Ernst Mach'ın deneyciliği ile Bertrand Russell'ın yeni mantığını birleştirmeye çalışmıştı. Ona göre bilimsel olanın dışında kalan sözler edebiyattı. Felsefe metafizik ve edebiyatın kalıntılarıyla bütün ilişkisini kesmeli ve bilimsel özelliğine kavuşmalıydı.
Bu düşüncelerini Türkiye'de bulunduğu süre içerisinde geliştiren Reichenbach İstanbul Üniversitesi'nde felsefe tarihi bilim felsefesi ve sembolik mantık dersleri vermiştir.
"Reichenbach kendi anladığı felsefenin bütün ustalıklarını bize öğretememiş olsa bile hiç değilse birkaçımıza felsefe denen şeyin bir Avrupa filozofunun bilemediniz Grek filozoflarından zamanımıza dek bütün filozofların ne dediklerini bellemekle olan bir şey olmadığını kafamıza dank ettirmesi oldu. Bir bilim (hattâ bilim tarihi) temeli olmaksızın 'felsefe' keyfinizin istediği gibi düşünüp laf etmek olur."
Niyazi Berkes