Kurtların uğultusuna benzeyen bir siren doktorun sözlerini boğdu. Roketin kapağı açıldı. Bir merdiven dayandı.
İşte zaman geldi. Herşey gönlünüzce olsun dedi doktor.
Yazmayı unutmayın.
Merdiven hepsi hepsi on basamaktı ama çıkarken yüreğim şiddetle çarpıyordu. Beni Tonya onu da uçuş mühendisi izliyordu. Pilot koltuğuna oturmuştu. Elektrikli lambayla aydınlatılan dar bir odaya zorlukla yerleştik. Oda küçük bir asansöre benziyordu. Kapı sıkıca kapandı. "Bir tabut kapağı gibi'' diye düşündüm. Dünyayla ilişkimiz koptu.
Bu kitap yazarın özlemlerini yansıtan türden bir bilimkurgu romanıdır. Üstelik bu özlemler 1920'lerin 1930'ların dünyasında yani 80-90 yıl önce dünya üzerindeki milyonlarca insanın paylaştığı türden özlemlerdir. Bir başka deyişle elinizdeki kitabı sadece bir bilimkurgu kitabı olarak değil de 80 yıl önce insanların nasıl bir gelecek arzuladığını anlatan bir kitap olarak da okumak mümkündür. Zaman ve kültür üzerine düşünmek için keyifli bir metin olarak Ket Yıldızı'nı ve ''Sovyetlerin Jules Verne'ı'' olarak nitelenen Aleksandr Belyaev'i bilimkurgu okuyucularına ve kültür üzerine düşünen herkese sunmaktan mutluluk duyuyoruz.