O manevi makamların en yüce rütbesine ulaşan bir Kutup Gavsü'l-Azam.
Evliyalar Sultanı Abdülkadir Geylani Hazretleri.
Gilan'da doğup Bağdat'ta ışık saçmaya başlayan yaydığı nur kendi zamanını aşıp bugünlere kadar ulaşan bir güneş.
Kübra Demiray Kün Kapısı'nda tasavvufi romanın çok başarılı bir örneğini sunuyor.
Dünya üzerindeki günlerini tamamlamak üzere olan Geylani Hazretleri ömrünü bir masalmış gibi anlatıyor. Bu sırlı hayatın kayda geçmesi gerektiğine inanan oğlu Abdürrezzak ile yol evlatları Ebu'l-Feth Fazıl ve Ukber hem kendi şahitlikleriyle hem de hazretin terbiyesinden geçmiş kişilerin anlatımlarıyla bir kitap hazırlıyorlar. Kitap içinde yeni bir kitap açılırken etrafa bugün hâlâ onun eşiğindeymişiz gibi hissettiren bir koku yayılıyor.
Kün Kapısı Evliyalar Sultanı'nın hayatına açılıyor.
Âlemdeki her varlık ilahi bir söze yönelikti. Kur'an'da buyrulan açık gizli kelimelerin zahirleri de batınları da nasipse kula verilirdi. İnsan yeryüzünde halifeydi. Halife olmak kul olmaktı. Allah'ın kudretiyle dilemesiyle kul idrak eder bu kapılar açılırdı. Bana da "kün" kapısı açılmıştı.