"Sanki hiç vedalaşmamışım herhangi biriyle.
Sanki artık hiç özlemiyorum. Kimseyi.
Yazlıklardan ayrılanlar güneşten solmuş
tişörtlerinin omzunda getirirdi
küçük yaz aşklarının ayrılığını.
Mektuplarla arada bir güçlükle açılan telefonlarla
yaşatılırdı biraz daha yaz aşkı.
Yaz bitimi yirmili yaşlarım başlayana dek daha
derin acıtırdı kalbimi ve o zamanlar daha çabuk
onarabilirdi kalbim kendini. Bir ayrılığın uzun
bir yola çıkmanın bir şehre son kez bakmanın
burukluğu ile baş etmeyi öğrendim sonunda..."