Bilgi düşünce ve tasarımla biçimlenen günümüz dünyasında fotoğrafçımız bir yandan yaşadığı güne tanıklık sorumluluğunu üstlenirken bir yandan da çağın yaratım istenci doğrultusundaki çabalara kişilik izleri taşıyan yeni bir soluk getirme arayışı içindedir. Fotoğrafçlığımızın içinde bulunduğu olumsuzlukların ülke kültür tablosundan soyutlanarak düşünülmesi olanaksızdır. Buna karşın olanla yetinmek gibi bir hareketsizliğin içine düşülmüş değildir. Bugün fotoğraf kuruluşlarının ülke çapında yayılma ve çalışma koşullarını iyileştirme eğilimi genelde 1980 yılı öncesine oranla fotoğraf kalitesinin yükselmesi çok sesliliğe geçme yolunda kazanılan ivme ve düşünsel-yazınsal planda giderek artan yoğun istekler Türk fotoğrafını yol ayrımına getirmiş bulunmaktadır.
Dünya düşünceye sanata ve bilime verilen öneme paralel olarak gelişmektedir. Teknolojiyle iç içe oluşan fotoğraf kültürünün çağdaş yaşamı tüm boyutlarıyla kavrama düşüncesiyle sıkı bir ilişkisi vardır.
Fotoğraf gibi özel bir dile sahip olma mutluluğunun herkes tarafından paylaşılmasını diliyoruz.