Bu roman günümüz Türkiyesi'nin edebiyat ortamıyla iki nedenle ayrılabilir; dil ve elle tutulur hikaye örgüsü. Hikayenin kahramanı 'Yiğıkili Zülküf' adını bir kenar mahalleden alır. Bu kenar mahalle ise Harput denen antik kentin ovasına kurulan şimdiki Elazığ'ın bir ucundadır. Öyleyse hikaye o kenti de anlatmalı. Elbet o ve diğerleri hikayeye dahildir. Hem kentin hem Zülküf'ün dramı bir bütündür. Ama insan her şeyin önündedir. Çünkü insan siyasal bir varlıktır ve bu hikayenin seyri bir bakıma da belgeseldir.