"İnka" sözcüğü "Güneşin çocuğu" anlamındaki "İntip Churin" şeklinde tanımlanmaktadır. Ancak bazı kaynaklarda "İnka"nın karşılığı "bey" anlamında ele alınmıştır. Yani "İnka" sözcüğü şefin (Ya da kral) kendisini tanımlar. O çağda yaşam geleneklerine göre kralın çok daha üstün gözükmesi için bazen çok değerli olarak tanımladıkları semboller ya da ünvanlarla tanıtırlardı. Araştırmalar ve belgeli yazıların çoğunda İnka soylarının "Ay-ullu" şeklinde bir sözcükle belirtilmiş olduğu görülür. Bu sözcüğün anlamı ise "ulu soy" şeklinde tanımlanmıştır. Tarihsel anlatımlarda özellikle imparatorluğu oluşturan kabile halkı nerden geldiklerini bilemedikleri soylarına "Ay-ullu" ünvanını egemenlik kuran şeflerine de "Kur-hakan" adını vermişler. Jhames Churchward'ın Mu kıtasıyla ilgili çalışmalarını yorumlayan Hans Stefan Santesson bu uygarlığın temellerini oluşturanların Mu'dan geldiklerini ileri sürer. Mu kıtasındaki imparatorluğun adı "Güneş İmparatorluğu"ydu. İnkaların kendilerini "güneşin çocukları" olarak betimlemeleri Mu'daki imparatorluğa bağlanmaktadır. İmparatorluk içinde çocuklar için ayrı bir gelenek vardı. Onlar krallarına verdikleri unvanı çocuklarına vermezlerdi. Çocukların adlarını da törenlerle verirlerdi. Bu gelenek semavi dinlerin tümünde görülmektedir.
Ali Narçın Güney Amerika'daki İnkaların yaşam geleneklerini dinsel anlayışlarını sosyal yaşam ile tapınma törenlerini titiz bir araştırma sonucu bu kitapla özet halinde okurlarının görüşüne sunmuştur.