"Ruhsuz olmak benim suçum değil ki! Ruh sıkıldı ve gitti. Onun öyle görünür bir hâli olmadığından ayıp olur düşüncesi de yok. Spartaküs bir ruhum var ben n'apayım? Durmaksızın yapılmış unsal mamulleri servis ederek ve biten çay bardağımı bir tane daha içip içmeyeceğim sorulmaksızın ışık hızında doldurup getireceğinize iki müzik tıngırdatıp ruhuma da gıda takviyesi yapsaydınız belki Spartaküs ruhumun firar etmesine engel olabilirdiniz.
Gidilmezse ayıp olur çağırmasak hiç olmaz derken; yanınızdaki kişi ne alsak sorunsalını başlatır. Zaten ne alsak "Niye zahmet ettiniz ki?" denilecek. Niye zahmet ediyoruz ki? "Hiç zahmet etmeyelim." gibi laflar ederseniz yanınızdakiler sizi cimri olarak adlandırırlar. Hâlbuki "Gidilmek istenmeyen ayak mecbur gidilecek yere neden ayrıca bir masraf edilsin ki?" mantığı vardır.
Maksat zahmetkes durum gereksizce cebe ilişmesin!"
Öykü deryasının yeni kalemi Uğur Mıstaçoğlu bir solukta okunacak kitabıyla sizi farklı bir yazı dünyasına davet ediyor. Onun dili kalemi karakterleri ve bakış açısıyla rahatınız size batacak. Sanmayın ki bu kötü! İnanın o da bunu istiyor.
"Rahat Batınca" okudukça okunası gelen bir basuçu kitabı olma yolunda yepyeni bir eser.