Sekülerizm gezegen çapında ve aynı zamanda ülkemizde dini yanlızca vicdanlarına ölüm ve ölüm ötesine cenazeye kiliseye havraya camiye namaza kutsal(!) birkaç geceye hapsetmiş bulunmaktadır.Öte yandan katı myhafazarlık da ed-dinin form kazandığı son tercübeyi (Kitap/Sünnet)ve hatta onun üzerine binmiş bir tarihsel yorumsal yükü evrensel/nihaigenelgeçer bir sitem addetmektedir.Böyle bir kültürel ortamdaAllah katındaki ed-dinin sosyalist ve liberal toplum teorilerinde olduğu gibi toplumsal örgütlemenin ideal şeklinin ne olması gerektiğine ilişkin değil;fakatbütün siyaset felsefelerinin cevabını aradığı "ben kimim?"ve "ne yapmam gerekir?" sorularına cevap veren zalimliğien aza indirme ve adaleti ikame etme anlamında ahlaki bir toplum teorisi talebinin olduğunu ileri sürmek ne kadar gericiliktir veya ne ölçüde sapıklıktır?