Bu tercüme ettiğimiz kitap akıllarda daha iyi oturması ve daha pratik olması için soru-cevap metodunu takip etmiştir. Nitekim sahabeler de Kur'an ve Sünnetten anlamadıkları noktaları Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'a soru sorarak öğrenmişlerdir. Abdullah bin Abbas İlmin zirvesine: "Akleden bir kalp çokça soru soran bir dil ile..." ulaştığını ifade etmektedir.